MeNeGe GeYiKTeN öTe
MeNeGe  
  MeNeGe
  BiZiM sAyFAmIz
  HaBeRLeR
  iLAn PaNOsU
  GaLErİ
  MeNeGe FoRuM
  GeReKLi BiLGiLeR
  GeZeLiM-GöRELiM-EğLEnELiM
  ErtemelTakıTasarım Atölyesi
  AnKeT
  İLeTişiM
  SPoNSoR FiRMaLaR
copyrght&2007 maqqurtcompany menege@hotmail.com menegemail@gmail.com
BiZiM sAyFAmIz




Burası bizim sayfamız;


Ahmet Tuna Turhan

ÖLÜMÜNÜN 1.YILINDA SAYGIYLA ANIYORUZ.AİLESİNE VE YAKINLARINA SABIR DİLİYORUZ.UNUTULMADIN AHMET...

















SiZDeN GeLeNLeR


Yalçın Balfidan;

1950'li yıllarda Amerikalı mühendisler gelmiş Türkiye'ye. Bir kısım imar çalışmalarına rehberlik ediyorlarmış. O zamanlarda yol güzergâhını belirleyecek alet yok, eleman yok. Na fı'a mühendisleri eşeği yokuşa sürüyorlar, arkasından, elemanlar şeritmetre çekiyor ve eşeğin ayak izlerine kazık çakıp istikamet belirliyorlarmış. Bunu gören Amerikalı mühendis, pratiği kavrayamamış ve sormuş: - Ne yapıyorlar böyle? - Rampada yolun güzergâhını belirliyorlar. - Anlayamadım? - Eşek %7 eğimin üstüne çıkmaz, biz de eşeğin izinde kazık çakıp rampada yol güzergâhı belirliyoruz. Deyince Amerikalı katılarak gülmeye başlamış. Yatışınca da sormuş: - Peki, eşek bulamayınca ne yapıyorsunuz? Kayserili bozgun... cevap vermiş:
 - Amerika'dan mühendis getirtiyoruz



Ali Köse;

EKONOMİ ÜZERİNE !...
 

Mevsim yaz, aylardan Ağustos ayı. Riviera kıyısında küçük bir

    kasaba, yaz sezonu, ancak yağmur yağıyor,  yani kasaba bomboş.

    Herkesin borcu var ve kredi ile yaşıyorlar.

    Şans eseri bir otele zengin bir Rus geliyor ve resepsiyona 100 $

    bırakıp, odaya bakmaya çıkıyor. Otel sahibi parayı hemen alıp, et

    marketine olan borcunu ödüyor.

     Market sahibi 100 doları kaparak, hemen toptancıya olan borcunu

    vermeye gidiyor.

     Toptancı büyük bir sevinçle parayı alıp, kriz nedeniyle kredili

    hizmet veren son defa birlikte olduğu fahişeye götürüyor.

    Fahişe parayı alıp aynı otele giderek oraya olan borcunu ödüyor...

     Ve o anda Rus müşteri odadan geri dönüyor ve odayı beğenmediğini

    söyleyip 100 $ parasını alarak kasabayı terk ediyor..

    Rus müşterinin bu ziyaretinden somut olarak hiç para kazanan

    olmuyor, ancak:

    TÜM KASABA BORÇ LARINDAN KURTULUYOR VE GELECEĞE ÜMİTLE BAKIYOR *...

   

 Ali Köse;

Serçenin biri bir bahar günü uçuyormuş.

Bir anda farketmiş ki karşıdan

Motorsikletli bir adam geliyo.

Her ikisi de çarpışmayı engellemek için ellerinden geleni yapmışlar...

Ama nafile...

Serçe 'çotaaank' diye kaska çarpıp düşmüş.

motorcu  koşmuş serçenin yanına.

Serçe baygın yatıyo.. kıyamamış, bırakamamış yolda; almış

getirmiş eve.

Eskiden kalma bi de kafesi var evde..

baygın serçeyi kafesin

içine güzelce

yerleştirmiş..

yanına da az biraz su, az biraz ekmek koymuş, vurmuş kafayı yatmış....

Bizim serçe bi müddet sonra ayılmaya başlamıs..

Daha tam seçemiyo ortalığı.. hafif bulanıklık var yani...

Bi bakmıs ki parmaklık, ekmek, su falan var bulunduğu yerde...

Birden dank etmiş ve tühhh lan  motorcuyu öldürmüşüz ...!


..........................................................
Hayat Kısa,
Kolay Affet,
Kalpten Sev,
Kahkahalara Boğul,
Ve Yüzünü Güldürmeyi Başaran Hiç Bir Şeye Sırtını Dönme...


HAYAT; YAŞANDIĞI KADARDIR...

 




Yeni geyik;
Barış Akarsu öldü:hepimiz Rakcı olduk
Hrant Dink Öldü hepimiz ermeni olduk
Allah Bülent Ersoy'a uzun ömür versin



Sigaranın Günlüğü....

 

BİRİNCİ DAKİKA
Sevgili günlük,
Bu sabah Hürriyet'in Kelebek ekinde sigarayı bırakmanın vücuda yaptığı
olumlu etkileri anlatan bir haber okudum. Bu tarz
haberlerden oldum olası tiksinmeme rağmen nedense coşup sigarayı
bırakmaya
  karar verdim.Kararım kesin, sigarayı bırakıyorum. Bu kararımın vücuduma
  etkilerini gösteren tabloyu başucuma astım. İçimin zehirden
 temizlenmesini
  tabloya
  bakarak daha rahat hissedeceğim. Şimdi masanın üzerindeki dolu sigara
  paketini buruşturup çöpe sallıyor ve sağlıklı gürbüz bir kişi olma
 yolundaki
  ilk adımımı atıyorum..
 
  SEKİZİNCİ SAAT
  Sevgili günlük,
  Tabloya göre sigarayı bıraktıktan sekiz saat sonra tansiyon ve nabız
 normale
  dönüyormuş. İnanır mısın, bunu hissediyorum sanırım.Tamam, tansiyon ve
  nabzımın bundan sekiz saat önceki halinde de anormallik
 hissetmemiştim,ama
  normale dönmesi iyi bir şey herhalde. Coşkumu paylaşmak için Teoman'ı
  aradım, sigarayı bırakmama "geçici Ubeyd Korbey sendromu" adını taktı.
  "Oğlum" dedim, "bak tam sekiz saattir sigara içmiyorum, tansiyonum ve
 nabzım
  cillop gibi oldu". Bunu söyleyince kendi nabzının ve tansiyonunun da
 harika
  olduğunu söyledi, meğer sekiz saattir uyuyormuş. Yavşak işte, ben ne
 diyorum
  o ne diyor. Yalnız laf aramızda, kafama takıldı gerçekten, demek ki
 günde
  sekiz saat uyuyan bir sigara tiryakisinin tansiyonu ve nabzı da günde
 bir
  kere normalleşiyor. E peki, tansiyon ve nabız günde üç kez normale
  dönemeyeceğine göre benim kazancım ne bu işten? Demek ki, savaşı erken
  bırakmayacaksın. Yoksa Teoman itinden ne farkım kalır? Onun tansiyonu da
  normal, benimki de.... Neyse, bakıcaz....
 
  ONUNCU SAAT
  Sevgili günlük,
  Sigarayı bırakırken başlangıcın çok zor geçtiğini duymuştum. Hiç de
  değilmiş. Az önce yemek yedim, iştahım açılmış, yemeklerin tadını daha
 iyi
  aldım. Yıllardır ilk kez yemeğin üzerine sigara içmeyeceğim.
 
  ON BİRİNCİ SAAT
  Acaba azaltarak mı bıraksam? Sadece yemeklerden sonra içsem mesela? Yok
 yok,
  dayanmam lazım. Kuruyemişçiye gidip kabak çekirdeği alayım, oyalanırım.
 
  ON ÜÇÜNCÜ SAAT
  İki saattir aralıksız kabak çekirdeği yiyorum. Ve bir de yıldıran
 dejavu:
  "abi bu çekirdeğe elini sürünce bırakamıyorsun."
 
  ON DÖRDÜNCÜ SAAT
  Kabak çekirdeğini bırakınca yemekten sonrakine benzer bir sigara içme
  isteği uyandı. Çöpe attığım sigara paketini ararken telefon çaldı,
  Teomanmış. "Sağlığında yeni düzelmeler var mı?" diye sorup kahkaha
 attı.Vay
  ayı vaaay, sigarayla mücadelemde başarısız olmamı bekliyor demek ki. Bu
 beni
  sinirlendirmekten çok kamçıladı. Ulan Teoman, görüşürüz bakalım. İlk
 işim
  sigara paketinin olduğu çöp torbasını evden atmak.
 
  ON YEDİNCİ SAAT
  Sevgili günlük,
  Kendimden utanıyorum. Az önce kapıdaki çöp torbasını geri almaya karar
  verdim, kapıcı götürmüş. Kararsızım, sigarayı bırakanların sinirli
 olmaya
  başladığı ve kilo aldığı söyleniyor. Şişman ve sinirli biri olup
 Hüseyin'e
  benzemeyeyim sakın?
 
  YİRMİ DÖRDÜNCÜ SAAT
  Sevgili günlük,
  Biliyor musun, sigarayı bıraktıktan 24 saat sonra kalp krizi riski yüzde
 25
  azalıyormuş. Fena değil ha, ne dersin? Teoman'ı aradım az önce, sana en
  fazla 15 gün veriyorum dedi. Kalp krizi riskinin azalmasından sözettim,
  güldü. Gül bakalım Teoman efendi, gül... Gidip kabak çekirdeği alayım.
 
  İKİNCİ GÜN
  Sevgili günlük,
  Dün çok kötü geçti. Kuruyemişçiye gidip bir kilo kabak çekirdeği aldım.
  Gazeteleri çıkmadan okusaydım keşke, Hıncal Uluç köşesininyarısını
 "kabak
  çekirdeğinin cinsel güce katkıları"na ayırmış. Allahım, ya kuruyemişçi
 de
  okumuşsa yazıyı? Ulan yüz gram al çık, bir kilo niye alıyorsun?
 Bundansonra
  o dükkanın önünden geçemem.
 
  ÜÇÜNCÜ GÜN
  Sevgili günlük,
  Çok güzel bir gündeyiz. Sigarayı bırakmamın üzerinden 72 saat geçti,
 yani
  sinir uçlarım bugünden itibaren yenilenmeye başlıyor.
  daha da güzeli, sevgilim geliyor. Bugün biraz sinirli gibiyim, kızın
  yanında arıza yapmasam bari
 
  DÖRDÜNCÜ GÜN
  Sevgili günlük,
  Dün ne güzel başlamıştı hatırlarsın, ama korktuğum başıma geldi ve
  sevgilimle kavga ettim. Her şey iyi başlamıştı halbuki. Bir ara dışarı
  çıktık, ben sosisli sandviç almak istedim, hanımefendi karşı çıktı.
 Neymiş,
  yürüyerek yemek yenilmezmiş. Durduk yerde kavgaçıktı. Sonunda
 dayanamayıp
  karşıdaki lokantaya gittim ve patlıcan musakka söyledim. Garson tabağı
  getirir getirmez hatunun yanına koştum ve "yürüyerek yemek öyle yenmez
 böyle
  yenir" diyerek elimde tabak yürümeye başladım. Bir yandanda musakkayı
 yemeye
  çalışıyorum. Kız kaçmaya başladı, ben de peşinden koşuyorum. Bir ara
  ağzımdan köpükler çıktığını farkedince durakladım. Elimdeki tabağı çöpe
 atıp
  eve döndüm. Sevgilimin telesekreterine not bıraktımı, umarım arar.
 
  BEŞİNCİ GÜN
  Bu sabah İstikbal'den çek-yat gelecekti, öğlene kadar bekledim, ne gelen
 var
  ne giden. Birden sinirlerim tepeme çıktı, elimde odunla beklemeye
 başladım.
  Hayır, niye sözünde durmuyorsun kardeşim? Sabah dediysen sabah getir.
  Adamlar saat üçte geldiler, ben odunla kapıya çıkınca tedirgin olup
  kaçtılar. İstikbal'i arayıp siparişi iptal ettim, Yataş'ıvar Mobella'sı
 var
  canım, banane yani...
 
  ALTINCI GÜN
  Sevgilim aradı, bana çok kızgın olduğunu söyleyip bir çuval zırzır
 yaptı.
  zaten ona moralim bozuk, bir de Teoman gelip karşımda fosurfosur sigara
  içmesin mi? Dumanı suratıma üflediğinde çaktırmamaya çalışarak içime
 çekmeye
  çalıştım. Ulan özlemişim be...
 
  YEDİNCİ GÜN
  Kabul etmem gerekir ki bugün çok sinirliydim. Gevşemek için televizyonu
 açıp
  belgesel izlemeye başladım. Discovery Channel'daTimsah Avcısı diye bir
 lavuk
  var, 10 dakika dayanamadım herife. Eline bir yılanalmış, yılan çıtır
 çıtır
  ısırıyor, bu gevrek gevrek gülüyor.Neymiş, yılan zehirsizmiş.Ya
 arkadaşım,
  zehirsiz diye ne bu yani? National Geographic'I açıyorum, zürafalar var,
  daha iyi. Ama zürafalardan, Mary ve ailesi diye söz ediliyor. Allah
 belanızı
  versin hepinizin. Süt içip uyumaya karar veriyorum, süt şişesinin
 üzerine
  "lütfen çalkalayınız" yazmışlar.Çal-ka-la-mı-yo-rum. Mecbur muyum lan
 sizin
  şişenizi temizlemeye.Para almasını biliyorsunuz eşşoğlueşşekler sizi be!
  Akşam arkadaşlarla bira içmeye gittik. Bu insanlar ne kadar anlayışsız
 var
  ya günlük,aklın oynar.Ulan zaten sigarasız bira içiyorum, beynim
 sulanmış,
  hala üzerime geliyorlar. Masada ideolojik hadise çıktı, dışarı kadar
  uzadı.Tartışma sorun değildi de "sigarayı bıraktığından beri kilo aldın
 lan
  kocagöt" deyince dayanamayıp kafa attım Teoman'a. Yapmasam iyiydi.
 
  SEKİZİNCİ GÜN
  Teoman arayıp bir daha benimle görüşmek istemediğini söyledi. Çok
  umurumdaydı lavuk. Gereken cevabı verdim zaten. Bu arada, gazetede
 okudum
  yine. Sigarayı bırakmanın çeşitli yöntemlerinden bahsediyordu. Azaltarak
  bırakma ve marka değiştirerek bırakma maddeleri ilgimi çekti. Acaba? Ama
 yok
  yok, bu kadar dayandım, gerisini getirmeklazım.
 
  DOKUZUNCU GÜN
  Sevgili günlük,
  Sana ne zamandır sevgili günlük diye seslenmediğimi farkettim.Oysa sen
 bu
  dünyada beni anlayan tek varlıksın, tek dostumsun.
  Bugün neoldu biliyor musun, sevgilim beni terketti. Alçak kadın
  Manyaklaştığımı söyleyip ayrıldı benden. Bu arada kabak çekirdeğinin
  bokunu çıkardım, her tarafımda sivilce çıktı.
 
  ONUNCU GÜN
  İki gün önce, sigarayı bırakmanın çeşitli yöntemlerinden sözetmiştim.
 Ben
  iki yöntemi birleştirip hem marka değiştirdim hem de
  azalttım.Günde üç tane yemeklerden sonra Parliement içiyorum. O kadar
 zaman
  sonra ilk içilen sigaranın bir güzel kafası var, şaşırırısın.
 
  ON BİRİNCİ GÜN
  Kendime bir iyilik yapıp sigarayı beşe çıkardım. Ha üç, ha beş. Eskiden
  günde bir paket içiyordum, şimdi beş tane içiyorum. Yine kazançlıyım
 yani...
 
  ON İKİNCİ GÜN
  Bugün gazetede Amerika'da yapılan bir araştırmayla ilgili haber okudum.
  Habere göre günde 10 taneye kadar sigaranın çok fazla zararı yokmuş.
 Üstelik
  sigaranın markasını değiştirmekten falan da bahsedilmiyordu. Madem öyle
  günde 10 tane Camel içebilirim.
 
  ON ÜÇÜNCÜ GÜN
  Sevgilimi ve Teoman'ı arayıp özür diledim. Sevgilim, bir süre daha
 görüşmek
  istemediğini söyledi. Ağzımdan köpükler çıkarken
  koşturduğum sahneyi unutamıyormuş. Haklı kız, bir şey söyleyemedim.
 Teoman
  aramızda geçen hadiseyi sigaraya yordu, ona göre yavaş yavaş sigara
 içmeye
  başlayınca beynim tekrar faaliyete geçmiş. Neyse barıştık ve yarın akşam
  buluşmaya karar verdik.
 
  ON DÖRDÜNCÜ GÜN
  Teoman'la ocakbaşına gittik. İçtiğim sigaraları saymadı Teoman'ın da
 dediği
  gibi, sigaranın zararlarını bilerek içiyorum,kime ne?Sana da soruyorum
  günlük, sana ne?
 
  ON BEŞİNCİ GÜN
  Püfür püfür içiyorum sigaraları. Bir de, "sigaraya tekrar başlayınca ne
  olur" tablosu yapmaya başladım. Sevgilim de bir daha
  sigarayı bırakmayacağım sözünü verince geri döndü. Elveda günlük, bir
 daha
  işim olmaz seninle.
 
























MeNeGe  
  Menege Yepyeni içerikleriyle yayın hayatına kaldığı yerden devam ediyor.  
MeNeGe  
   
MeNeGe  
  Reklam Alanı  
MeNeGe  
  Reklam Alanı  
MeNeGe  
 

 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol